Bundan sonra "19 Gün Sonra" (pek yaratıcı!) isimli blogdayız efendim. 19 Gün adlı blogta 'Gün 20, 21' diye gitmek olmazdı değil mi? İsim konusunda yaratıcı olduğum bir ana denk gelmedi (gece 3tü, hadi ama), gelirse değiştiririz zor değil.

Gün 19

İyi ki Türk yapımcılar Amerikan meslektaşlarına özenip/abartıp, dizi karakterleri için twitter'dan hesap açmaya başlamadılar. Hıhım, evet dizi karakterleri. Yukarıda görmüş olduğunuz resimdekiler sadece dizi karakterleri için hesaplardan bazıları. Sol taraftaki "Rizzoli & Isles" dizisi, sağ

Gün 18

Güya hafta sonumu bu kitaba okumaya ayırcaktım, tabii ki de bilgisayar/internet (+ uyku) zamanımın çoğunu aldığı için yalan oldu bu plan. Kitabı her okuyan kitabım güzel olduğunu, yazarın hikayeyi çok güzel anlattığını söylüyor. Televizyonda Ahmet Ümit'in bir röportajını

Gün 17



"Black Swan" filmi izlemek istediğim filmler arasında, uzun zamandır da filmin gösterime girmesini bekliyordum. Kendisini dansa adamış balerinin öyküsünü anlatan bu psikolojik gerilim filmi daha şimdiden "IMDb En İyi 250 Film" sıralamasında 55inci sırada; fakat Natalie Portman'ın

Gün 16

Her iyi çocuğun yapması gerektiği gibi anneme izlemesi için yeni dizi ararken, "Women's Murder Club" dizisini gördüm. Adını daha önce Fox Life yayınlarken duymuş, güzel olabilir diye düşünmüştüm. Dizide bir polis (Angie Harmon oynuyor yukardaki resimdeki beyaz gömlek giymiş

Gün 15

Önceleri liseden arkadaşlarıyla "Northern State" isimli rap grubu kuran -grup halen varlığını sürdürmekte, dağılmadı- Hesta Prynn, bu sene kendi solo albümünü çıkardı. İki ay önce twitter'da albümünün ilk klibinin linkini paylaşmıştım, ama o zamanlar klibin nasıl çekildiğini okumamıştım. Bugün Hesta Prynn'in twitter'da klibin çekimiyle ilgili olan ropörtajın linkini tıkladığımda, klip için

Gün 14



Bugün projeleri hocaya yolladıktan sonra, elimde olan Audrey Hepburn filmleriyle beynimi yıkama ödülü verdim kendime; haliyle bundan bahsetmesem de olmazdı. Audrey Hepburn'e olan takıntım nasıl başladı hatırlamıyorum ama büyük ihtimalle annemin "Bak kızım bu Audrey Hepburn"

Gün 13

Robyn bazılarınıza tanıdık, belki de bazılarınız daha önce hiç adını bile duymadınız. Kendisi ta çocukluktan beri müzik dünyasının içindeymiş de haberimiz yokmuş. Lakin bu seneki Body Talk albümleriyle yakaladığı çıkışıyla adını tüm müzik dünyasına duyurdu. Büyük Amerikan turnesi, MTV

Gün 12

Ben blog yazarım da, çikolatadan bahsetmem ha. Hayır, olmaz. "Cadbury Flake" küçükken taptığım çikolatalardan biridir. Kendisiyle ilk tanışmam nasıl oldu hatırlamamaktayım, babam yurtdışından mı getirdi yoksa dükkanda mı satıyoduk orası bulanık (Annem hangisi?). Efendim, denemediyseniz

Gün 11

Kaki King bir aralar, daha doğrusu 2008'de gelmişti Türkiye'ye. Ama hazırlık senesinde proficiency zamanı olduğundan, bir de 45 dakikalık konser için daha önce hiç gitmediğim İstanbul'a gitmeyi göze alamadığımdan gitmemiştim kendisini izlemeye. Kendisine has gitar çalışıyla önceleri metrolarda çalarken, sonradan akustik şarkılarıyla yer etti. Son albümüyle ilk albümü arasında

Gün 10

Amerikalıların reality show programlarıyla kafayı bozduğunun işareti olarak; her gün hangi diziler yayınlanmış diye kontrol ederken, neredeyse diziler kadar -hatta bazı günler dizilerden daha fazla- reality show'larının yayınladığı gerçeğini ele alırdım. Top Chef, Man vs. Food, Drinking Made Easy, Survivor, The Millionaire Matchmaker, The Apprentice, The Dirty Job, The Biggest Loser... bu adını

Gün 9

Hani böyle sürekli bir yere gitmek için bavul hazırlarken, bavulunuza sığamadığınız anlar oldu mu? Bassist Shaun Huberts tarafından fotoğrafları çekilen ve yazılan "How To Pack Like A Rock Star?" kitabı adından da gayet anlaşılabileceği gibi, bavulunu nasıl yapman gerektiği hakkında bir kitap. Turnelerden edindiği deneyimler ve turnedeki insanlarla yaptığı röportajlarla, bizlere

Gün 8



Yukarıda resimlerini gördüğünüz "Photojojo" size 360 derece, kesintisiz fotoğraf çekme olasılığı veren bir makine. Her ne kadar şu anda dijital kameralar kullansakta, çocukken annelerimizin bizim fotoğraflarımızı çekerken kullandığı filmli/makaralı fotoğraf makineleriyle aynı olan, normal 35mm'lik filmlere fotoğraflarınızı çekiyorsunuz. Titreşimi azaltmak için olan yapısı daha güzel fotoğraflar elde

Gün 7

Şimdiden söyleyelim bugünkü fikir konunun fikir anası Tuğba'dır efendim. Kısa film tutkunu musunuz orası bilinmez ama bu kısa film kesin izlenmesi gerekenlerden. Blue-Tongue yapımı izlerken başlarla belki biraz sıkılabilirsiniz ama, sonuna kadar filmi izledikten sonra başlardaki sıkıcı kısımları unutcaksınız zaten. Artık kaş yaparken göz çıkarmak mı desek ya da şakayı kaka yapmak mı desem karar veremedim. Ama hadi videoyu açıp izleyelim.

Gün 6

Jay Leno'nun prime-time'da beklenen reytingleri alamaması ve o yüzden "The Tonight Show" mevkisine yükseltilen Conan O'Brian'ın 45 milyon dolarlık bir tazminatla işinin alınması belki de başına gelen en güzel şeylerden biri olabilir. Tamam, bütün bu Jay Leno olayları olmadan önce de Conan'ı severek izliyorduk ama sanki bu olaydan sonra onu daha çok sever olduk. Bir sene boyunca

Gün 5

"Funny or Die" sitesini bilir misiniz bilmem ama o siteden çıkma en azından bir video izlediğinden eminim. Mesela "The Landlord", 2 yaşındaki küçük kızın Will Ferrell'ın ev sahibini oynadığı, "I want my money, bitch" diye bağırdığı video; facebook'ta bir aralar baya dolaşmıştı. Herneyse efendim, site böyle komik videoları, fotoğrafları yayınlıyor, izleyenler de "Funny" ya da "Die" olarak oy kullanıyorlar. Aldıkları oylara göre de "Immortal" (Ölümsüz) kategorisine falan giriyorlar. Geçenlerde

Gün 4

Doğruyu söylemek gerekirse rap müziğin pek hayranı olmadım şimdiye kadar, şimdi de değilim zaten. Ama söylemeliyim ki, dün bütün günümü "Astronautalis" sahne isimli Andy Bothwell'in 2008 de çıkardığı son albümünü dinlemekle geçirdim. Kendisini ilk defa dinlediğim bir grubun Avrupa ve Avustralya turnesinde ön grup olarak -gerçi burada sadece bir kişiden bahsediyoruz yani grup değil- çıktığında duymuştum, sonra twitter'dan takip etmeye başladım derken, aldı başını gitti. Dün

Gün 3



Efendim, Alias dizisi ilk olarak Cine5'de yayınlanmaya başladı, oradan Kanal D'ye geçti, oradan da Fox TV'ye. Düzensiz yayın saatleri yüzünden, kimsenin de bu diziyi istese bile takip edebildiğinden emin değilim. En sonunda Digiturk olaya el attı, 5nci kanal Dizi Max'ten diziyi yayınlamaya başladı da; bizde ailece, cümbür cemahat izleyebildik diziyi. Tabii o zamanlar daha internetten dizi indirmek/izlemek, öyle şeylerden haberimiz yok daha. Gerçi dizi birazcık karmaşıktı, zaten

Gün 2

"Virtual Drum Kit" adı altında baterisi olmayanlar -ama olsun isteyenler ya da bateri çalma heveslileri-. için para vermeden kendilerini kandırma yöntemi. Mesela ben, iki günden beri yalnızlığın da getirmiş olduğu rahatlıkla gürültü yapıyorum. Tek yaptığım ritimsiz şekilde tuşlara basmak olsa da, kimseyi rahatsız etmediğimi düşünerekten (belki komşular hariç) yapmaya devam ediyorum. Eminim ki bunu düzgün şekilde kullanabilenler vardır, ona bakarsan millet paint'te harikalar

Gün 1

Daha ilk günden ne yazabilirim diye düşünerek sanırım iyi bir başlangıç yapmadım. Twitter'da 100 tweet'e ulaşmam bile 6 ayımı almışken (16 Nisan ~ 8 Aralık), şu anda bu fikir pek mantıklı değil; ama aynı zamanda bu kararı almış olmamın nedeni. 19 gün boyunca burada belki bir link, belki de o gün gördüğüm bir şey, ya da bir fotoğraf "paylaşcam". Zaten büyük ihtimalle yazdıklarımı da sadece annem okuyacağı için, ortada pek bir sorun gözükmemekte. Mümkün olduğunca derslerden